Friday, November 16, 2012

inanc ve sabir..

sevginin iki temel ogesi bu olsa gerek.. cunku aylar sonra gittigim ders ve sonrasindaki practica bana gosterdi ki, bu sevgili beni unutmamis, bana kirilmamis, ona geri donecegimi biliyormus ve bekliyormus sakin sakin.. iyi ki de bekliyormus.

ann arborda son 2 hafta, son avik dersi, son'lar basladi.. tabii ki bi tarafim uzuluyo. Sonucta ankarada baslamis olsam bile, burada ogrendim ben tangoyu ve bu kadar zamandir bu insanlarla dansediyorum bi sekil. Ve eminim ki cok ozleyecegim, cok arayacagim.. Umarim birileri ile biryerlerde bulusuruz, karsilasiriz tekrar!!!


Sunday, July 29, 2012

farkli birsey..

uzun suredir tangoya ara vermis gibiydim, istemsiz, is yuzunden bir araydi. Bu aksam milongaya gittim ve iyiki de gitmisim!! Aslinda basinda o kadar iyi degildi, niye ara verdim ki diye uzuldum vs. Ama sonra..

sonra.. annarbordaki tango insanlari icindeki en buyuk tutkum da ordaydi: c-i-r-o.. Daha ben ona gitmeden geldi dansa kaldirdi. 2 tanda ustuste (yani 6-7 sarki) dansettik. Anlatilmaz bir keyifti yine. Benimle ilk dansettigi gunu ve yeri hatirliyor olmasi biraz sasirtti ne yalan soyleyeyim. Hani benim ona "tango crush'im" vardi da, o beni niye hatirliyormus acep.. Sanirim tango icin soylenen o butun 'ahlaksiz' sifatlara en yakin hissi bu adamla dansederken hissediyorum ve acikca soyleyebilirim ki hicbiri ahlaksiz degil. Daha cok yakin olmanin verdigi keyif, hani "daha da yakin" olasim gelmiyo :) Gecenin sonuna dogru, arada dansettigim ukalalara da gicik olmanin getirisi, gidip kendisine 3. bir tanda da daha dansedip dansedemeyecegimizi sordum.. 4 sarki daha kaptirdik kendimizi muzige.. Icim arindi sanki, kendime geldim..

boyle bir haftanin sonunda beni iyi edecek sey ya sevgilimin yaninda olmasi olurdu - ki malesef mumkun degil, yada boyle bir milonga..

Monday, May 7, 2012

may madness - for the last time..

burdaki 6. ve son maymadness festivalini de boyle tamamladik. Is-guc arasinda cok da gitmeyi planlamiyordum ama gelen hocalara karsi koyamadim: Mrt-Mchelle ve Marika-Mauro.. Marika'dan daha once ders almistim o yuzden o beklenen gibiydi. Mrt'la tanismak cok istiyordum, dansini gormek, izlemek. Milongalara gidemedigim icin "show" kismini gormedim ama gorecegim kadarini gordum..

Kendi dusuncelerimi yazmasam da olur ama soyle birsey oldu ki, son gun olan bugun ders sonrasi olan milongacik da, kendisi ile dansedebildim :) Hayatimda ilk defa bir instructor ile dansetmis oldum boylece. Bekledigim kadar nefes kesici degildi aslinda, havalarda ucmadim ama ne olacak ki zaten. Bence onun dansinin tadini cikarmak icin daha iyi follower olmak lazim zaten, SLOOOOWWW DOWNNNN edebilmek lazimm..

Bu arada Ciro ile dansettim, iki tanda.. Inanilmazdi.. 6 sene once de kendisiyle dansetmeyi cok seviyordum, o zamanlar sanki ayaklarimi yerden kesiyor, boyle bir kontrolsuzce ucuyor gibi hissediyordum. Simdi ise kontrol bende, ayaklarim yerde ama sanki surtunmesiz ortamdayim gibi, hersey oluveriyo ve ben kendimi yapmis buluyorumm.. Hani onun da zayif yanlari var, mesela acik tutusta o kadar saglam deildi farkettim.. Ama close embrace icinde oyle guzel geliyor ki, kendini dunyanin en iyi danseden kadini saniveriyorsun, dunya yokoluyo.. Mutlu oldugunu hissediyorsun, aynen 6 sene once, haftanin mutlulugunu onla dansetmekte buldugum gibi..

Sunday, April 29, 2012

existence :)

Yeni birsey degil duyduklarim ama ikisi ayni gece onume konunca tekrardan hosuma gitti, bir varligim, bir etkim oldugunu bilmek guzel geldi. Oncelikle Marcel'den geldi, dedi ki 'Dun Dennis senin ile nasil tanistigini anlatti, yanlis sinifa girmis, sen de ordaymissin'. Eski anilari ve bunlari hatirlamayi cok seven ben, benim gibi birinin olmasina ve bunun anlatilmasina, ortamda yokken adimin gecmesine sevindim :) Uzerine Nikos bey'in annesi ile tanistim. O da beni, 'bugun tangoya devam ediyorsam, sebebi bu kiz' diye tanitti. Hosuma gitti ne yalan soyleyeyim, 6 yildir oyle yada boyle dansettigim, belli bir samimiyetin onune gecemesek de dans ederken en rahat ve keyifli dansettigim insanlardan biri olan bu adamin hayatinda kalici bir etkim olmus olmasi, her duydugumda hosuma gidiyo..

Insan kaybedince anlarmis ya degerini.. Cogu seylerde ben kaybetmeden, belki kaybedecegimi anladigim zaman gerceklesiyor bende. O yuzden burdaki tango komunitesi, bu insanlar konusunda daha duygusal olabiliyorum. Ayrilinca burdan, bi daha gorur muyum, istanbul yada baska bir festivalde karsilasir miyiz.. Kim bilir.. Garip bence, 6 yil boyunca her hafta gordugun insanlari belki de bir daha hic gormeyecek olman..

Buradaki tango kominitesini ozleyecegim, simdiden soyluyorum. Hatta bana bi daha bu kadar rahat olabilecegim bi kominitede olmayacagim gibi geliyor. Ozellikle turkiyede bu keyif olmazmis hissi var. Bakalim, gorecegiz ;)

Dun aksamki keyifli milonga sonrasi, tangoya, 6 yillik tutkuma selam olsuuun - iyiki varsin!!

Wednesday, April 25, 2012

nice talk..

http://annarborcalling.com/2012/04/tango-takeover-bringing-partner-dance-back/

Tuesday, April 24, 2012

Friday, April 6, 2012

6sene..

6 seneyi doldurmusum tango dunyasinda.. Hatta 1 ay bile gecmis uzerinden.. Hala ogrenecek cok sey var, hala sasiracak ve heyecanlanacak seyler var. Son 6 yilda, destek noktam, kahkahalarim, yurek hoplamalarim, uzuntulerim, hepsinin icinde vardi tango..

Ve bunu demisken, dunku derste-pratikte beni (yine) sasirtan sey: Nasil karsindaki insani tanimiyorken, hatta bazen gunluk hayatta yaklasmayacakken, konusmayacakken, dans icinde sanki onunla cook yakinmissin gibi dansediyor ve hissedebiliyorsun. Belki bu benim, belki ben tangonun icindeyken icimdeki kisiselligi tamamen kenara koyup, karsimda ve dibimde duran kisiyi (kim oldugunu dusunmeden), muzigi ve ikimiz arasindaki muziksel iletisimi dusunuyor ve hissediyorum. An geliyo, karsimdaki ile dunyanin en iyi uyumu oldugunu dusunuyorum ama gozumu acip gordugum kisi konusunda aslinda hic de olumlu seyler olmuyo aklimda. Hani hep denir ya, tangonun fiziksel yakinligi ve tutkusu ve aslinda karsindakine duyma ihtimalin olan "duygular".. Dun tekrar dusundum bunu da, kesinlikle hissettigim yogun birsey olabiliyo, hatta bir cekim de olabiliyo ama kesinlikle karsi cinse duyulan bir cekim gibi degil. Bambaska birsey bence.. Bilmiyorum herkes mi boyle goruyo, ki cok da sanmiyorum ama ben boyle gormekten hissetmekten mutluyum :)

BIr baska enteresan konu ise, tangonun nasil karakterini yansittigi. Daha evvel nasil karsi tarafi taniyabileceginden bahsetmisstim sanki. Dun benim de karakterimi isin icine farketmeden koydugumu farkettim :) Amazing :)

Friday, March 30, 2012

volcadas - once again

Temel noktalar var, ustunden gelemedigim:

- Vucudumu "uzun" tutmam lazim. Boylece karin bolgesi buyuyecek (uzayacak) ve karin kaslari calismaya baslayacak. Bu her zaman gerekli ama volcada da ozellikle onem kazaniyo.

- Avik'in vurguladigi bir nokta - ki zor birsey: Gelen lead hizli bile olsa, onu alip azicik emmek gerekiyor, yavaslatmak kadar smoothlastirmak sanki.. Ornek olarak, kolunu havada sallamak ile suda sallamak arasindaki farki verdi. Hani suda da ilerliyo ama biraz yavaslayarak, biraz chewy olarak.. Ama bunu yaparken : to the ground deil, wbove the ground olmayi dusunmek lazim. Bi baska deyisle, hizi benim arttirmamam hatta azicik azaltmam lazim. Zaten ben o direnci gosterirsem, lead de daha kolay ve belirgin olmaya basliyo. Cunku resistance gorunce leader da daha belirgin hareket ediyo.

- Yine tangoyu hayata baglayacagim, hem de bu sefer derinden bir bag kurucam. Bence nasil dansediyorsak, aslinda o bizim karakterimiz. Bi insanla dansederken onun hakkinda epey cok sey ogrenebiliriz. Hatta an gelip, dansederken kendimizi bile taniyabiliriz.. Buyuk bir iddia di mi? Mesela ben, sevdigim seyi dusunmeden yapan, tartmayan bir adamim, ama emin degilsem yapmam acaaaip zor oluyo.. Eee, tangoda da bi milonga bi volcada olsun, kaskati kesiliyorum, o yumusakliktan, rahatliktan hicbirsey kalmiyo. Cunku o danslarda icimden gelmeyen, "yapmam gereken", "olmasi gereken" seyler oluyo ve bu durum beni geriyoo. Oysa cogu insan seviyo milongayi, cunku rahat biraksan giden, oynak-kivrak birsey.. Benim hayatta en beceremedigim sey: her acidan..

Mesela erkekler neden seviyo tangoyu, hem de onlar icin bu kadar zorken? Cunku kontrol onlarda, onlarin elinde yada onlarin elinde olduklarini saniyorlar :) Oyunun kurali oole gosteriyo. Ve isterlerse bizlere (followerlara) yanlis oldu, boyle yapma, olmadi diyebiliyorlar. Eger gercek bir centilmen deillerse tabii. Var bir grup adam, asla sana "yanlis" yada "kotu" demiyo, ama kibarca anlatiyo derdini.. O zaman anliyorsun iste onlarin da nasil insanlar oldugunu.. Hirsli adam, ogrenmeye calisiyo, olmayinca sinirleniyo.. rahat adam, yapabildigi kadari ile zevk aliyo. Duygusal adam, sakin-icten dansediyo.. Deli-dolu olan hoplayip-zipliyoo.. Kesinlikle dansettigin kisiyi %45 falan taniyorsun, hani abartip %60 demedigime dua edin :)

Soylemeyi unuttum, yine Avik ile dansimizda kikirdasmalar falan oldu.. Pratiklerdeki danslarda cok daha rahat oluyorummm. Milongalarda gerilip kaliyoruum :)

Sunday, March 25, 2012

inspirational talk..

milonga..

Gitmiycem diye dusunurken, kendimi gitmis buldugum.. Beraber gittigim kisilerin, kimi sebeplerden tadini cikaramadigi.. Benim epey bir insanla dansettigim.. Hicbirinden coook mesut kalmadigim.. Ama yine de gittigime sevindigimmm..

Marcel, Paul, Jose, Luigi, Unknown, Sanjey

Kendime birkac tango urunu alicam: Topuklu pabuc, duz ayakkabi, salvarimsi yani yirtmacli pantalonlardan vs vs.. Artik kadinsilasmam lazim sanki :)

Sunday, March 18, 2012

iki tanda..

bugun avikle dansettim, hem de iki tanda boyunca.. Coook terledim ve yoruldum. Heyecanlandim, kendimden gectim nerdeyse ama epey iyiydi.. Tabii ki hatalarim, onun savurmalari falan oldu. Ama olacak o kadar.. Cok kotu deilmisim ki, ilk tanda sonunda hadi yeter demedi.. Umarim yani o yuzdendir..

keyifliydi - guzeldiii... seviyorum bu isi ;)

Sunday, February 12, 2012

sad milonga..

Sanki ilk, milongada kendimi kotu hissettim. Epey dalgasini gectim aslinda ama bi yandan da icime oturdu cidden.. Kimse dansa kaldirmadi, en azindan iyiler.. Sanirim 5 dans yaptim, 2sinde ben sordum dansedelim mi diye.. Anlamadim neden boyle oldu, ama basta gulup gecerken bi yerden sonra dans edesim bile kalmadi.. Biliyorum bu sefer ait birsey bu - yani umarimm.. ama iste ne biliiim buruk gecti birazz.. Ozellikle iyilestigimi inandigim bi donemde..

Saturday, February 4, 2012

Nada - nothing..

The singer sings about a man who returns many years later... and he hears that she left long ago.. no one knows where... or even if she's alive... he goes to where her house used to be anyways and it's abandoned... the rose garden in the front is dead and overgrown.. he steps onto her front porch to knock on the door and he only see cobwebs by the door... and he feels grasped by pain..and says... after all these years I dont know how I made it back and now there isn't anyone who can tell me if you even live or not.. how will I tell you, how repented I am, and that I came back all this way for you...

Thursday, February 2, 2012

tango ve ben

En sevdigim sey, tangoyu alip, cevirip hayata baglamak.. Ee, bu aralar daha da cok gittigim icin tangoya, tabii daha kolay baglantilari kurmak. Aslinda bu sefer tersten kurdum sanki baglantiyi. Benim neden tango sevdigimi, bana uyan kisminin ne oldugunu dusunurken cikti bu fikir.

Gecen gun tango yapan ama cok sevmeyen bir erkekle konusurken bana dedi ki: "Anlayamiyorum o kadar saat birinin sizi lead etmesinden nasil hoslaniyorsunuz, ben sizin acinizdan dusunemiyorum bile. Ayrica kendimi de kotu hissediyorum hep lead ettigim icin".. Enteresan bir yaklasim.. Enteresan dedim cunku ben hic kendimi kontrol ediliyo hissetmiyorum. Ben daha cok fikir atiliyo, oneride bulunuluyo, ihtimaller onume konuyo gibi geliyo. Ve iste bu nokta sanki benim icimde olan birsey zaten. Ortaya tamamen benim birsey koymaktansa, ortaya konani sekillendirmek.. Yeri geldi mi tamamen yikmak bile ama bastan yaratma konusunda cekingen olmak.. amanin iste ben :)

Monday, January 30, 2012

festival sonu

Yine bir festivalin sonu, evimde oturmus, neler eksikti, neler gelisiyo ve ayagimda nereler agriyo dusunmekteyim :) Son ders beklendigi uzere en zoru ve bu sebeple en eglencelisiydi. Zaten hocalarin hastasiyim.. Ama malesef ders sonundaki milongada dansetme firsatim olamadi. Cesaret edip soramadim, hatta gozgoze gelmeye bile utandim. (ahh aysu ahh).

Nedir peki eksikler:
1. ups&downs yapiyorum HALA. Ozellikle donuslerde oluyo.. Ve bu ikinci noktayi getiriyo:
2. ocholar daha sakin olmali, daha esit ve duzenli. Sanirim bi bacagimda daha iyiyim. Onlari dengelemek lazim.
3. Daha sakin hareket etmek lazim
4. Core daha aktif olmali
5. VE tabii ki: DENGEEE

Seviyorum tangoyu.. Oyle ki, sevmedigim bi insanla bile bi noktadan sonra guzel bi dans cikarabiliyorum. Bugun dusundum, biraz erdemli birsekilde, acaba tango bize sabirli ve daha anlayisli olmayi da ogretiyor mu diye.. Emin oldugum birsey, ne zaman gercekten iyi bir follower olcam, o zaman sabirli olmayi da ogrenmis olucam - bundan suphem yok sayilir :)

Ciro, "sen nasil boyle iyi oldun" dedi bugun de :) Hehhehe, olsun o kadar 6 yil olacak nerdeyse.. (arada nerdeyse 1 yil dansetmedim ama olsunnn..)

Baska bir ders/festival sonrasi bulusmak uzere..

Saturday, January 28, 2012

fire and ice..

Yillar geciyor, bu festivale 2007de gittigimde nasil heyecanliydim, nasil acemiydim ve her dakikasini kullaniyordum festivalin birseyler ogrenmek icin. Simdi biraz da ukalalikla, ders seciyorum, begenmedigim dersten cikiyorum, elestiri getirebiliyorum. Yada milongaya gideceksem de "gec bi vakit ugrarim" diyebiliyorum :)

annarbordaki ilk yilimda bi tutku ve istekle dansettigim kisi (aka ciro) ile dansettim bugun uzun aradan sonra. Guzeldi, keyifliydi, hatta ikinci parca agir bir parcaydi, yogun bi dans oldu. Oyle garip ki, hani ilk yilimda onunla dansa bir tutkuyla bagliyken, bugun "genclik tutkusu"nu tekrar gormus ve onun da kendisi gibi bir insan oldugunu farkeden bir genc kiz gibiydim. Dansin basinda parfumume iltifati, sonunda ise ilerledigimi belli etmesi ile kibarligini gostermis oldu. Mutlu etti beni..

Iyilesiyorum, iyilestikce hem teknik olarak ilerleme motivasyonu oluyo, hem de keyfi cikabiliyo daha cok. Oyun oynanabiliyo, ozellikle bildigin insanlarla. Mutluyum, hayatimda oldugu, ve gorunen o ki olacagi icin..

Friday, January 13, 2012

yeay :)

Tango iyiye gidiyo, ne kadar cok gidersem oyle yada boyle iyilesiyorum anlasilan. Bugun Avik ile dansettim, hem de 3-4 dans sanki. Oncelikle kendisi hep elestirel davranan biri olarak, iyi dedi. Ayrica eglenceli seyler yapti, yaptirdi, gulduk falan :) Hani tabii ki eksik seyler var, sonra konustuk falan ama genel olarak iyi oldugumu soyledi ve epey yol kathetmissin, epeydir dansetmiyordum seninle dedi.. Daha ne duyabilirim ki, daha ne :)

Simdi amac dengeyi iyilestirmek ve daha sakin olup lead'i takip konusunda hassaslasmak.. Bunlardan sonra da topuklarla pratik yapmak.. Onumuzdeki 1-2 ayin hedefi bu..